29.7.13

Header - Işıltılı Bakışlar








Merhaba;
Bir kaç gün önce yaptığım bu üç header, sevgili Elif'in.Kendisine gönderdiğim de birinci headerı daha çok beğendi. Gözler kalbin aynasıdır, derler. Gerçekten de öyleler, çok şey anlatıyorlar..
Elif, kızıl saçlı şeker bir bayan olunca, üçüncü olan headerı ona hitaben yaptım:) 

Kedi mamalarımız ve teşekkür yazımız için kedicikler ve ben çok teşekkür ediyoruz kendisine..

Güle gülle kullan:)

26.7.13

Dinledim - Pedro Cazanova - Selfish Love

EV TAŞINMA TOPLANMA İŞLERİ..


Harıl harıl eşyalarımı toplayıp, kolilere yerleştiriyorum. Evde kendimizi kaybetmiş durumdayız. Her yer koli, poşet dolu. Ev karışık olunca, insanın ruh hali de pek bir karışık oluyor. Bu işten en çok mutlu olanlar benim 3 afacan kedim. Ev onlar için lunapark alanı gibi oldu. Buldukları koliye atlayıp, oyun oynuyor, her deliğe girip çıkıyorlar.:) Üstelik yan binamızı yıkıyorlar. 2 günde yerle bir ettiler koca evi.  İlk kez bu kadar yakından bir bina yıkımına şahit oldum.. İzlemek enteresan gerçekten..Kötü tarafı ise, bu sıcakta toz gelmesin diye her yeri kapatmak zorunda kalmak. Apartmanca vahim bir durumdayız:) o tozlar girecek bir yer mutlaka buluyor. Elim de temizlik sopası ve kovası ile dolanıyorum:) 
İki gün önce de Sevgili Tuğba'nın yolladığı kedi mamamız geldi. Koca bir paket yollamış hemde. Kendisine teşekkür ederim,.En kısa zaman da istediği gibi bir header yaparak kendisine yollayacağım.
Son olarak gelen mamalarımız ve evimin son hali, ve tabi benim ufaklıkların fotoğraflarını ekliyorum.

Kedi Mamasını yollayan blog : Tubişçe İşler

Sevgiyle Kalın.




- Yine yakalandık..

- Ben sana dedim küçük oda da konuşalım diye..
- Kızım burası serin , içerisi hamam gibi ya..


- Anne o fotoğraf makinesi mi? Ben de bakmak istiyorum..
- Kız Tarçın, orada ki şey ne?
- Evet kuş sanırım, annem onlara kuş diyor..
-

25.7.13

Su Damlamız dan Mektup Var:)




Beni bulan Necla annem ve Gonca ablam,

Veterinere gittik, aşılarım yapıldı. Bir kaç test yapacakmış. Doktor abi genetik hastalığım varsa diye bakılacakmış. Bu abla beni çok sevdi sürekli öpüp duruyor. Geldiğim yerde de altı deli daha var.

Keyfim yerinde, çok oyuncağım var. Eger kızarsam size haber veririm. Beni merak etmeyin, ama arada görmeye gelin...

Yaşamamı size borçluyum, her şey için çok teşekkür ederim.

Sizi seven Damla, pardon Çapul :)))

--------------------------------------------------------------------------------------------------

Sevgili D.Çapul;

Necla annen sen gittikten sonra çok üzüldü ama yeni ablanı çok sevdiği ve sana çok iyi bakacağını bildiği için çok mutlu oldu. Doktor amca sana iğne yaptığında korkma, her şey senin sağlığın için.. 

Sakın burada ki gibi yaramazlık yapma:) Uslu bir kız ol, mamanı ye, çişini kakanı saksılara değil kumuna yap:) Çiçekleri kemirme...Oyuncakların içinde çok sevindik. Burada pek oyuncağın yoktu.. 

Biz seni çok sevdik, hep aklımızda olacaksın. Bizi unutma en kısa zamanda seni görmeye geleceğiz.. Yeni evinde mutlu ol. 

O güzel gözlerinden ve patilerinden öperiz..

Necla Annen & Gonca Ablan.. 


24.7.13

HEADER - BİR TATLI MOLASI




Sevgili Özlem'in Tatlı mı Tatlı bir blogu var.  Özlem, mesleğini bırakıp, güzel pasta ve kurabiyeler yapmaya adamış kendisini. Bence çok ta iyi yapmış. İnsanın severek yaptığı meslek kadar güzeli yok bence..Özlem hazır bir şablon kullanıyordu, hazır şablonu yerine, dün akşam normal bir blogger şablona geçiş yaptık ve yeni headerı ile biraz bloguna renk verdik. Yeni halini görmek isterseniz buraya bakabilirsiniz.
Benim hakkımda yazdığı güzel yazı için de ayrıca çok teşekkür ederim. 

Güle güle kullan arkadaşım:)

Sevgiler..

23.7.13

Su Damlamıza Yuva Arıyoruz!!! ( Yuva Bulundu)

Geçen yazım da  çocukların işkence ettikleri  ve Necla ablanın ellerinden kurtardığı şeker kız bu işte..Dün  onu bizim ufaklıkların yanına bıraktık ama, Necla abla kedi sesi duyunca aşağı inmiş, bakmış bizim ki ağlaya ağlaya bizim sokakta dolaşıyor. Almış gelmiş yine eve tabi. Bugün onu bir güzel yıkadık, kuruladık, sonra ben fotoğraflarını çektim. Bu pozlarını zor yakaladım. Zıp zıp:) Eşi ne yazık ki evde kedi beslemesine izin vermiyor. Bu yüzden bu güzel kıza yeni  bir yuva arıyoruz.İsmini" Damla " koyduk, çünkü bir damlacık ve öyle güzel ki. Benim kıza benziyor, hatta daha güzeli, pamuk gibi de güzel tüyleri var..

Lütfen bu yazıyı paylaşırsanız çok sevinirim..Ona ömürlük bir yuva bulmak istiyoruz. İlgilenen olursa bana mail yazabilir.

İletişim: shemellon@gmail.com
İstanbul - Ümraniye

Sahiplenen:  Suzan Dicle Altın / İstanbul/ Etiler






21.7.13

Kedi Mamalarımız Geldi ! Işıltılı Bakışlar - Su ve Makyaj - Bi Tatlı Molası - Şeker Pembesi

Cuma ve cumartesi gelen kedi mamalarını , anca ekleyebiliyorum. Çünkü dün itibariyle, evde ki eşyaları kolilere doldurmaya başladım.Yavaş yavaş toparlanma zamanı geldi. :)

Necla abla ile baktığımız arkada ki 5 minik kedimizden hasta olan iyileşti, hatta çok tatlı, tombiş bir şey oldu..Ama bu seferde çok renkli olan minik cuma günü hastalandı. Veterinere götürdük, serum bağlanacakmış, 4 gün orada kalacak. Pazartesi günü almaya gideceğiz..

Biraz önce de Necla abla, hayvanlara işkence bir çocuğun elinden bir minik kediyi kurtarmış. Şimdi evine götürmüş, beslemiş uyuyormuş. Akşam üstü, öteki kedilerin yanına koyacağız onu da.. Şu çocuklara hayvan sevgisi aşılamayan anne babalar, çok büyük hata yapıyorlar..//

Mamaları yollayan blog arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum..:)

Işıltılı Bakışlar
Su ve Makyaj
Tatlı Molası
Şeker Pembesi


Sevgiler...

20.7.13

Header - Tipik Terazi





Bu gece ki header'ım burçdaşım olan sevgili Aytül'e ait. Blog ismi Tipik Terazi, önceki headerını beğendiği için onun benzeri bir şey yapmak istedim. Blog'un da başlattığım "Sokak kedileri aç kalmasın" projemi anlatan çok güzel bir paylaşım yaptı.. Yeni header için ve benim içinde çok özel bir yazı paylaşmış.
Yazılar ve yolladığı kedi mamalarını için çok teşekkür ederim.:)
Severek kullanmasını diliyorum...

19.7.13

EŞİMLE BİR TATLI MOLASI VERDİK.

Bu ara çok ilginç günler yaşıyorum. Kedilerimle birlikte hayatımda hızlı bir akış var ve ben takip edemiyorum.Dün sevinçleri , hüzünleri bir arada yaşadığım bir gündü..

"İki iyi bir kötü haberim var, hangisini ilk önce söyleyeyim?" derler ya. İşte aynen o soruyu soracağım bir an...Tamam ben seçeyim, zaten birinci kötü haberi yazmıştım, simbo yuvadan uçtu. Ama bugün iyi haberlerini aldım. Sabahta kızı arayıp , ona da ağlayınca, kız beni sonunda ikna etti. Şimdi iyiymiş Manisaya ulaşmışlar ve evi tanımaya çalışıyormuş. İçim rahat yani.

18.7.13

Elveda Karakuzum !

Hani şu yazımda, son yuva bulmak için eve alıp baktığım 2 kedimden bahsetmiştim. Simbo & Lea Missi.. Simbo için bir ay önce "yuva arıyorum" diye ilan vermiştim. İlanı verdikten bir kaç gün sonra, bir kız aradı. İsmi Pınar, Manisa da yaşayan 2. üniversiteyi okumuş, şu an staj yapıyormuş. "Sinboyu almak istiyorum İstanbul'la geleceğim dedi." Sonrasında vazgeçti, "annesi kedi istemiyormuş", sonra aradı, annesini ikna etmiş. Derken, en son ablam oradan buraya gelecek, o getirecek dedi. Bugün ablası geldi, iftardan sonra, o gelmeden ben başladım zaten ağlamaya. Oturdu konuştuk, sinbo'nun sürekli uyuduğu , taşıma kutusunu, mama kabını, kumunu, yarın yolla çıkarken yiyeceği yaş mamasını, kuru mamasını poşetledim. Gitmek için ayaklanınca kadın, ben başladım ağlamaya, öptüm kokladım, sarıldım. Çocuğunu evlatlık vermek gibiymiş ya, bir parçam kopup gitmiş gibi. Öyle içim acıyor ki, nasıl yazacağımı  bilmiyorum. Tarifsiz bir duygu. Hala yazarken gözlerimden yaş akıyor. Şimdi o yalnız bir kutu içinde, ayrıca Lea Missi, Teo ve Tarçınsız bir yaşama gidiyor. Manisa değilde keşke yakın da İstanbul da olsaydı, en azından gidip görebilirdim.. Lea Missi yi asla kimseye vermem, yada öyle olmalı ki, gidip göreceğim, koklayacağım bir yuva olmalı..Şimdiden çok ama çok özledim seni kara kuzum.... Gittiğin yerde mutlu ol...
Annen seni çok özleyecek...:(((((








Kedi Mamalarımız Geldi ! Evde Yazar - Bir Varım Bir Yokum - Bugün Kozmetik Konuşalım


Dün iki koli  mamamız geldi. Bugünde bir paketimiz daha geldi. Ben anca bugün yayınlayabiliyorum. Teşekkür maillerimi attım. Evin bir köşesi mama doldu:) Evde yazar, ablası benim kuzucukları unutmamış, pembe güzel bir mama kabı da yollamış. Benim obur Teocan oğlum da , yine her zaman ki gibi, teftişte:)

Aytül'ül mamasını www.temizmama.com sipariş vermiş. Ama ben gelen paketleri, kimden geldiğini telefonla öğreniyorum. Öğlen temizmama ile bir sinir harbi yaşadık:) Kimden geldiğini söyleyemiyorlarmış, kayıt tutmuyorlarmış derken:) Telefon numarasını bulup Aytül'ü aramışlar. Gonca Hanım mamayı kabul etmiyor demişler:) Mailleşince aradım, konuştuk:) Yok tabi niye kabul etmeyeyim, sadece ödeme yapıldı ise , o kişinin isim bilgisi vardır diyorum, göremiyoruz diyorlar. Hayatım e-ticaret firmasında çalışarak müşteri kayıtlarına bakarak geçti:) Görmeleri lazım yani..

Gönderimlerde not kısmına isminizi ve blog adınızı yazarsanız harika olur :)

Evde Yazar
Bir Varım Bir Yokum
Bugün Kozmetik Konuşalım

Bu güzel bloglara çok teşekür ederim.

"Kalbinizle yaptığınız her şey size geri dönecektir". Mevlana




BEN KİMİM ? (Mim)


Uzun süreden beri dolaşan mim beni de buldu. Kardeşim "Mor Hastası" beni mimlemiş, teşekkür ederim..
Fırsat bulup yazamadım, şimdi cevaplamak istiyorum. belki beni de merak ediyorsunuzdur.
Uzun bir mim olacak, sıkılabilirsiniz, uyarmadı demeyin:))

1-Ben Kimim?

Blog tanıtımda ki hakkımda yazımı biraz daha genişleterek size kendimi anlatabilirim.
37 yaşındayım ve ruh eşimle evliyim. Her şeyi birlikte yaparız ve bundan keyif alırız. 2007 senesinde tanıştık  ve bu 1 Temmuz da birbirimiz den sıkılmadan 6. yılımızı doldurduk. Eşim Bilgisayar yazılımcısı, ben ise alaylı takımından grafikerim. Yani bu işin okulunu okumadım, tamamen kendi çabalarım..Birbirimizi mesleki anlamda tamamlıyoruz. O yazıyor , ben çiziyorum:) Karı koca oyun hastasıyız. Gerçi ben son dönemlerde oynayamıyorum. Henüz çocuğum yok. Olmasını çok istiyorum, daha zamanı gelmedi sanırım.  Kitaplara, kitaplarıma, düşkünüm. En değerli hazinem kitaplarım. En çok onlara para harcarım..Gece okumadan uyuyamam, her gece en az 10 sayfa okur, ışığımı kapar, rüyalara dalarım. Her sabah,Türk kahvesi içmeden kendime gelemiyorum. Aslında ben tam bir gece insanıyım. Kafam gece 12 den sonra çalışmaya başlar. Ömrümce işlerimi hep gece yaptım. Evlendikten sonra saat 24:00 uyumaya alıştım. Eşim o saatti bir dakika geçirmez çünkü:) Güzel mezelerle donatılmış, rakılı sofraları çok severim.Ama favorim Kırmızı Şarap , mutlaka "Angora" yada Bozcaada şarabı.. ( Ramazan ramazan yazdım, kusura bakmayın) Manzara, deniz, doğa hastasıyım. Hayalim de ki tek şey, bahçeli bir eve sahibi olmak.Hayvanlara çocukluğumdan beri çok düşkünüm. Onlarsız nefes alamıyorum. Onlara, bakmak sevmek, beslemek ruhumu dinlendiriyor.6 yıl içinde hayatımda çok şey değişti. ben de değiştim. Hayatımda gereksiz saçma gördüğüm her şeyi bir kenara bıraktım. Kuaföre, kozmetik ve giyim alışverişlerine gerekli olmadıkça gitmem ve yapmam. Eskiden böyle miydim? Hayır.. Ama bundan sonra böyle biriyim..Çok boş işlerle uğraşmışım, şimdi üzülüyorum.İnsanların dış görünüşten çok ruh güzelliğine ihtiyacı olduklarına inanıyorum. 


2-Bloğumun Adı Nereden Geliyor?

17.7.13

Header - Kocam Bana Topaç Der




Blog'unun ismini kim görse, hemen tombik bir kadın kondurmaya çalışırdı sanırım, topaç gibi falan. Hiçte topaç falan değil, gayet narin ve güzel bir bayan hem kendisi tam Türk bayan tipi. Aynı benim gibi, ortak noktamız da baya fazla..Ben blog ismini çok eğlenceli buluyorum, aynı kendisi gibi:) Fazla beklettim, ben beklettikçe o sabırsızlandı, heyecanlandı. Kafasında bir şey vardı ama bana anlatamıyordu. Blogun da 3 gecedir dolaşıyorum. Dünya tatlısı köpeği Patiyi gördüm, yaptığı enfes balıkları ağzımın suyu aka aka izledim:) Bugün bir kadayıf tarifi vardı ki. ben bayılırım o muhallebili tarife, yarın yapacağım kesin:) O arada bir sürü vektör geçiyor gözümden.. Derken; blogun da arabalarına yapıştırdıkları cici sticker'ı görünce. İşte bu, "Gülnur ailesini anlatan bir şey istiyor" dedim.O sticker da ki tiplerin benzeyenlerini buldum. Azcık boyadım, süsledim:) ve karşınızda...

Minnoş'un Yavruları

Bir yazımda bahsetmiştim, Bizim sokak kedilerinden Minnoş doğurmuş ve 5 yavrusu var diye.. Büyük bir bahçe de duruyorlar, ama cam kırıkları dolu. Yinede hoplaya zıplaya oynuyorlar çimlerde.. Henüz hangisi erkek hangisi dişi çözemiyorum:) yakında anlaşılır. İsim anne ve babaları olabilirsiniz.Gidip sabah akşam onları doyuruyorum. Hasta olan ufaklık zaten her gün iğne vuruluyordu. Dün sirkeli su ile hasta olanı bir güzel temizledim. Öteki yavruları da sirke ile sildim. Mantar varsa geçsin, pire varsa kaçsınlar diye..Ondan ıslak ıslak  hasta olanı öyle çektim video ve fotoğraflarını:)

Dün geceden beri şu video ile uğraşıyorum:) Sonunda istediğim gibi oldu..

Bakalım küçük melekleri beğenecek misiniz?

Şarkıyı özenerek seçtim. Hasta olan minik için bu şarkı
Charon - Little Angel ( Küçük Melek)





Bunlarda miniklerin fotoğrafları