Bir aydır bir erkek kedi arayışındaydım. Bir ara bir kediye niyetlendik, biz almaya gidemeden, kapmışlar kendisini.. Bizim burada bir abla var, bütün sokak kedilerine her gün düzenli kuru mama dağıtır. Görünce kendimden hep utanırdım. Bir kaç kez yolda karşılaştık, elinde taşıma çantası, bütün yavru annesiz kedileri topladığını görüyordum. Bir kez konuşabildik, acelesi vardı, mama dağıtması gerekiyordu. Yani kadını kıstırıp bir türlü soramıyordum. Salı günü, balkondan yakaladım, yine elinde taşıma kapları, üç yavru kedi ile yollara düşmüşken. "Elinizde var mı erkek yavru kedi" dedim, 12 tane var şu an yavru gel bak..dedi:)
Yarın sendeyim Ayşe abla diyerek, telefon numarasını aldım.
Dün de ziyaretine gittim. 20'ye yakın büyük kedisi, 12 yavru kedi, bir de köpek vardı evinde. Köpek almıyormuş sokaktan ama, hasta olduğu için kıyamamış almış. Köpek bin bir türlü hastalık geçirmiş. İsmi Kahve:) Kedilere homurdanıp duruyor sürekli. Neyse ki bir iyi kadın onu sahiplenmiş, almaya gelecekmiş. Sevindim tabi. Bir de hamile kedisi var, doğurdu doğuracak, ortalıkta göbişi ile geziniyor. Doğurur doğurmaz, soluğu onda alacağım. Ne tatlı minişler olacak, tabi bu kedi sayısına artık, şansa kaç kedi gelecekse o kadar da boğaz eklenecek demektir.Koltuklarının arkası koca koca kiloluk kuru mama ve kedi kumu dolu.. Hep kedi sever miydiniz dedim.. Yok elimi bile sür-emiyordum dedi. "Oğlum bir gün bir yavru kedi getirdi. Ne olur bakalım anne, yazık annesi yokmuş dedi. O günden beri kedi bakıyoruz. Şimdi de annesiz kedileri görünce, alıyorum. Ama sokağa bırakamıyoruz, büyüdüler. Bazılarını da sahiplendiriyoruz diyor. Dün elinde birde pet şişe kapakları dolu poşetler vardı. Onları da bir firmaya veriyorlarmış, barınaklara kuru mama parası olarak dönüşüme gidiyormuş. Bende kapak topluyorum uzun zamandır, ama bulduğum yerdeki bidonlara atıyordum. Şimdi daha bir hevesle toplayabilirim. Kapaklar doğru Ayşe ablaya gidecek tabi..
Sohbet ettik ,kedilerini sevdim. Sonra yavru kedilerinden erkek olandan birini seçtim. Kadının başından bir tane bir tane eksiltmek lazım tabi.:) .Ayşe abla aldı prensi , kokladı, öptü, sevdi, vedalaştı, üzüldü tabi...Onun için her can, kendi bebeği gibi, yeni yuvası olmasına sevinse de bir yanı ve gönlü hiç razı olmuyor aslında hiçbirini vermeye..
Onu çok iyi anladım. Ayşe abla ile vedalaştık, prens ile evimize geldik.
Yalnızsanız...Bir can kurtarmak, bir kedi sahibi olmak, hayatınızda bir mutluluk istiyorsanız, bence hiç ama hiç düşünmeyin..
Hem mutlu olun hem sevaba girin...
Kedişler için Ayşe Gürsoy veya bana ulaşabilirsiniz.
ayy canımmm ne tatlı :))
YanıtlaSilYok ebru, o yeni kedi değil, temsiliydi:) Kaldırdım. Şimdi herkes teo sanacak.. Teo az sonra:)
SilAblaaaa bakim presinize durum nasıl anlaşıyorlarmı :)
YanıtlaSilYazıcam birazdan, evde savaş vardı dün bütün gün ve gece, ama şimdi daha duruldular. Tarçın, teoyu sürekli dövüyor:)
SilCanım ayşe ablanın oturduğu semttemi oturuyorsun?Benim oğlum evi terketmeye kalktı yavru kedi getirdiğimizde :( kalsa yerdi heralde artizz.Sizinki iyi alışmış
YanıtlaSilEvet , bir alt sokağımda. Yoksa tanıyor musun? Gerçi bir ayşe daha var. O göztepe de kedilere yardım eden biriymiş. Bizimki ilk günler baya hırlaştılar ama şimdi gördüğün gibiler işte, üstüne 2 bebek daha geldi:) Yani saltanatı bozuldu ama oyun oynayacak bir sürü velet edindi:)
Sil