30.1.14

BUNLARA KEDİ DEĞİL GÜNAHINIZI BİİLE VERMEYİN.


Öyle dolu öyle doluyum ki.. Bir yere dökülmem lazım..
Tarçın hayatıma girdiğinden beri kediler için bir şeyler yapmaya çalışıyorum. Hiç bir şey yapamazsam onları aç bırakmamaya çalışıyorum. Yolda sokakta bulduğum en azından yavruları sahiplendirmeye çalışıyorum. Bu zamana kadar da baya bir kediye yuva bulmaya çalıştım. Evime bu vesile ile gelen kedileri benden alan bir çok insan oldu.

Kedi sahiplendirmek öyle bir şey ki. İnsanı kalben ve beyinen çok yoruyor. Verdiğiniz kişi, eğer birazcık sorumluluk sahibi, birazcık insan vasıflarına sahip ise, zaten sizi anladığı için. En azından kediyi alıp gittikten sonra, arada durumu hakkında bilgi veriyor, arada fotoğraf gönderiyor. O zaman bari rahat bakılıyor, diyorsunuz içiniz rahat ve huzurlu oluyorsunuz. Ama ya haber alamadıklarınız, kedi kapıdan çıktığı andan itibaren bir daha sizi aramayan sormayan bir fotoğrafını esirgeyen insanlara ne demeli , ne yapmalı....




İlk sahiplendirdiğim kedim, 7 yıl önce, sokakta bulup biberonla beslediğim Minky di. 7 yıl oldu ve hala fotoğraflarını görmek , onun ne güzel bir aileye gittiğini bilmekten daha mutlu eden bir şey yok beni. Biriz gerçekten çok özel bir insan. Hayvan sevgisinin yüceliğini onunla öğrendim. 2 köpeği ve 2 kedisi ile beni büyülemişti. Şimdi ise 4 kedisi ile yaşıyor.

Sonrasında Manisa'ya giden, Simbo oldu. Onunda çok olmasa da en azından 2 fotoğrafını alabildim. Mesaj yazdığımda en azından iyi olduğunun haberini alıyorum..

Ama şu son 5 aydır, verdiğim kedilerden yarısından haber alabildiysem yarından da alamıyorum.. Hepsi koca bir tecrübe oldu bana.. Kimlere kedi verilir kimlere verilmez artık daha iyi biliyorum..Dün gece yaşadığım olay hepsine tuz biber oldu.. Lanetler okuyorum şu an..

İki kedimi aldı, "birine ben bakacağım birine bir abi bakacak" dedi. Güvendim. Aklı başında bir çocuk, öğrenci. Aldı gitti. Tako'yu vermiş çantacı bir abisine. Her gün bana açıp konuşuyor üstelik. Sen kalk kediyi yaşlı bir kadına ver. Bana diyorki '' Teyzenin kedileri var, bakacak" İçim rahat etmedi tabi. Kimdir bu teyze, sabahı sabah ettim. Ertesi gün telefonlarına ulaşamıyorum. Bugün yakaladım. Demez mi bana kediyi kadın sokağa bırakmış.. Delirdim , çıldırdım."Ben sana kediyi sokağa bırakın diye mi ? verdim. Hemde bu soğukta.... Bul kedimi çabuk.. Çabuk.. Sözde şimdi çıktı arıyor.
İki yakası bir araya gelmesin bunlar gibi insanların.. Allah bildiği gibi yapsın..



Bundan 3 ay önce "Bambi" almaya geldi iki kız. Şıkır şıkır. İsmi Kübra Bayrak "Aman abla annem çok severim kedileri." vs vs bin türlü martaval... Gitti.  İki gün sonra, bir telefon, veterinerden arıyorlar. Başka bir kız. Sen kimsin diyorum. Başka bir isim. Verdiğim kişi ile alakası yok. "Onları tanımıyorum "diyor..Kedi kimde diyorum. "Benim öğretmenim de" diyor. Öğretmen denen zevzek ise ' Emel Öztürk" kediyi bir haftada bakmayıp bu hale getirende o..Gel de çıldırma..Sonrasında bir hafta kaldı kedi öğretmende. Sonunda bakamıyoruz diye aradılar. Bir yerde buluşup kediyi aldım. Zaten 400 gramlık kedi. Halini bir görmeliydiniz. her yeri mantar içinde, kuyruğun ucu ve tüyleri dökülüş, leş gibi kokuyor ve titriyor. Kutusuna bir bez aprçası bile sermemişler, öyle aldım..Girdi hemen koynuma. Doğru veterinere.. 2 aydır bende, bütün hastalıklarından kurtuldu. Hala koynumda uyuyor. Beni annesi gibi seviyor..
Bu insanlara ne demeli, ne yapmalı..

Sonra Bambi'nin kardeşi "Fırfır "var..Aradı bir bayan . İsmi Gamze Altan ..İsmi batsın.. Eşiyle geldi. Eşi daha usturuplu bir tipti. Kendi kedisi varmış ona kardeş alacakmış. Hayvan sevgisi var herhalde dedik verdik. Arada facebooktan konuşuyorduk. Kediyi soruyorum. Cevap vermiyor. Fotoğraf istiyorum ama bin türlü yalan. 3 ay oldu kedinin akibiyeti belli değil. Sildim her yerden karıyı.. Lanet olsun. Allah bin türlü belalarını versin..

Aydın Bey; Bambamı aldı. Gitti. Bursa'ya Nişanlısına götürdü. Nişanlısının , alerjisi çıkmış. Kediyi başkasına vermişler. O zaman o verdiğiniz kişiyle görüşelim. en azından bir fotoğrafını gönderin dedim. Tamam dedi ama hala haber yok..Oysa tatlısını falan alıp gelmişti. ne medeni bir insan ne düşünceli demiştik. O düşünce kapıdan çıkana kadarmış...

Kimlere kedi verilmez artık çok iyi biliyorum..

- İlk arayana vermem.. Bundan sonra bir çok telefondan sonra içlerinden en uygunu seçeceğim..
- Öğrenci olana vermem..
- 25 yaşından küçüklere vermem.
- Evi , işi düzeni olmayan kişiye vermem..
- Karakteri, konuşması, tarzı bozuk olana vermem
- Birden fazla kedisi olana vermem..
- Kedi bakımından anlamayana daha önce kedi bakmamış kimseye vermem.
- Çok nadir bir erkeğe veririm. Tercihim kadınlar..
- Maddi durumu iyi olmayana vermem. Kedi masraflı gelip atıyorlar sonra..
- Tırmalar mı, tüy döker mi ? diye sorana vermem..
- Şehir dışı vermem.
- Ayda bir fotoğraf gönderip, bilgi verecek insanlar olmalı. Bu şartı kabul etmeyene vermem..


Bana kalsa kimseye vermem.. Benden daha iyi bakacağına inanmadığım kimseye bundan sonra kedi değil, günahımı vermem..

Sonrada neden "hayvan için kalbimi kırıyorsun" diyorlar.. Hayvan kadar değerleri olmadıkları için olmasın sakın.. Bakıma muhtaç hayvanları bu duruma getirip, bin türlü saçmalıkla gelip benden alıp, onları kötü duruma sokanlara hakkımı helal etmiyorum, etmeyeceğim.  Onlara yaşattıklarının yüz bin katı kadar bela yaşasınlar hayatlarında...

Bunların dışında bir de bazı canları emanet ettiklerimiz var.Onlar bizi anlıyor, duygularımızı biliyor her gün fotoğraf gönderen ve bilgi veren bilenler bile var..Allah onlardan da razı olsun. Baktıkları canlar onlara bolluk ve şans getirsin..

40 yorum:

  1. Bu gibi insanlar inşallah sokağa attıkları kedilerden beter olurlar afişe etmekle ne iyi yaptın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. En üsteki bayan Biriz, bu konuda öyle iyiydi ki. Ona eş aldı, evine ziyarete gittim. Sonra bir bebeği oldu minky ile furbynin.. bir ara koptuk ama sonra yine buluştuk. 7 yaşındaki halini gördüm , mutluluktan uçtum.:)

      Sil
  2. çok şeker kediler maşallah ya. Biz de 2 yıla yakın kedi besledik evimizde. İsmi Asi idi. Daha sonra astımım çıktı ve vermek zorunda kaldık. Gerçekten çok zor oldu vermek... Kızımızı çok özlüyoruz ve alan kişi sadece ilk zamanlarda bir resim gönderdi sonrasında hiç haber alamadık. İnsanları tanımak çok zor...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Nasıl merak ediyorsun Asiyi değil mi? Ne olurdu bir haber verse.. Ölürler mi?

      Sil
    2. evet hem de nasıl... Eşimin durup durup aklına geliyor ve acaba ne yapıyor asi diyoruz... Sorumsuzluk mu başka bir şey nedir anlayamıyorum insanları. Bi heves alıyorlar sonra da bakamadık edemedik... Sadece seveceğiz sanıyorlar herhalde, başka bir şeyiyle ilgilenmek istemiyorlar. Hayvanlara zarar verebilenler insanlara da verebilir diye düşünüyorum...

      Sil
    3. Sorumluluk denen şey herkeste yok, afedersin bu iş hem yürek hem popo istiyor. O da çok az kişide mevcut. Yoksa gerisi insan müsvettesi.. Hele kedi gördü mü ciyaklanlar var ya. Onları alıp o oturdukları yere gömesim var..Birde göstermelik sevenler var:) Elinin ucuyla:) Onlara hiç lafım yok. Sizi kim sevsin..ay içimden öyle çok şey yazası var ki Minik kuş.. biri beni durdursun diyorum..

      Sil
    4. valla ben de gece gece hüzünlendim. uykum falan da kaçtı. Bizim kedimiz de burada: http://benimminikkusum.blogspot.com/2014/01/gece-gece-huzunlendim.html

      Sil
    5. Okudum yazını, yorum yaptım. Ok tatlıymış asi :( Umarım mutlu bir yuvadadır.

      Sil
  3. Mükemmel bir yazı yazmışsın tatlım. İnşallah haber alamadığın kedicikler iyidir :(
    Kim hayvanlara ufacık bile eziyet etse Allah onları bin beter etsin İnşallah. Kalbinde hayvan sevgisi olmayan benim gözümde insanlarıda sevemez.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dayanamıyorum artık, onlardan haber alamamak çok yıpratıcı, zaten bir fotoğraf ya istediğim çok mu:(

      Sil
  4. Eskiden insanların kedilerine nasıl bu kadar düşkün olduklarını çok merak ederdim. Cidden. Biz de bu sene bir hanımdan kedisini aldık. İlk defa evimizde bir kedimiz oldu.Onun adı da Tarçın. Tarçından sonra bakış açım o kadar değişti ki evet çok önemli kediler artık benim için. Ona birşey olsa zırıl zırıl ağlarım. Tarçın'ın bakımı ve durumu için aldığımız hanımı o kadar arıyoruz ki. Bence sizin onları değil onların sizi araması lazım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim kızımın adı da Tarçın. Onlar evin bir üyesi ve bunu anlamak için evet eve bir canlı almak gerekiyor. Ama empatide kurulabilir. Beni arasalar keşke ama işte çoğu boş:/ Hadi aramadılar kedileri sokağa bırakmayıp bakmıyorlarsa feryadım..

      Sil
  5. Aslında söylediklerinizde yerde göğe kadar haklısınız ama ben de başka bir perspektiften bakmak istedim. Yaklaşık 4 aydır bizimle olan kedimiz Rocco'yu almadan önce eşimle ilanlara bakıyorduk. Çok da istekli ve kararlıydık, çünkü bu yaklaşık bir yıl üzerinde düşünüp sonradan aldığımız bir karardı, anlık değildi yani. Neyse mail attım, kedişi sahiplenmek istiyoruz dedim, kendimi tanıttım, hatta ilanda öğrencilere vermeyeceğiz dedikleri için evli olduğumu özellikle belirttim. Gelen cevap: "Evlisiniz ama çocuğunuz falan var mı? Düzeni oturmamış kişilere sahiplendirmiyoruz da." oldu. Beynimden vurulmuşa döndüm, çok kızdım ama hiçbir şey de yazmadım. Hakaret gibi, ne demek düzeni oturmamış? Bir tanış, bir bak bakalım az çok fikir sahibi olmaya çalış ama yok mailden düzenimin oturmadığı kararına ulaştı bile. Her şeyde varmış bir hayır; o an çok bozuldum ve insanlara hendek atlatıyorlar, böyle yaparlarsa herkes pet shop'tan satın alacak diye de çok üzüldüm. Daha sonra yine bir ilanda Rocco'yu gördüm ve aynı günün akşamı bizim kedişimiz oldu; çok da mutluyuz :) Yani demek istediğim evlilikle, düzenle falan olacak bir iş değil bence hayvan sevgisi. Senin içinde varsa ve her şeyden önemlisi azcık insansan o cana kıyıp sokağa atamazsın zaten. Ama tabi herkesin o derecede insan olup olmadığını anlamak için bazı kriterler konmalı, ona da itirazım yok :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gökçe,öyle ince öyle hassas bir konu ki, kişi seçmek..Tanışmadan olmaz tabi, ama evine çağırıyorsun, geliyor kişi veya kişiler, aslında gözün tutmuyor ama diyemiyorsun da siz bakamazsınız. Alıp gidiyorlar. Ama bilmiyorsun ki anlamıyorsun sana öyle oynayıp iki gün sonra kediyi sokağa mı bıraktı başkasına mı verdi. Verdi ise kime verdi. Benim bu anlattıklarım. Bizim sokakta kurtardığımız tedavisini yaptırdığımız evde el bebek gül bebek bakmaya çalıştığımız canı, gelip alıp gidip sonra haberini alamadıklarım. Ama yazdığım gibi, bazıları da var ki , öyle senin gibi güzel insanlara gitti.Bu kriterler ister istemez yaşadıklarımız sonucu oluştu. :(

      Sil
  6. Benim arabamın altına sıkışması sonucu hayatı değişen minik sokak kedisi tekirimiz var bizimde ,ismi Tarçın :)
    tam 7senedir annemin evinde adeta Kral kendisi
    yazdıklarını okuyunca aynen biz de ailece eve kedi alınca tüm sokak kedi ve köpeklerinin derdine düşen bir aile olduk ,zaten severdik ama evin içinde aynı yaşamı paylaşmak hakikaten tarifsiz
    bir yandan besliyoruz bir yandan tedavi için uğraşıyoruz ancak sokaktaki canları birer oyuncak zannedenlere zarar verenlere öfkemi anlatamam ,sadece Allah'a havale ediyorum.
    O yüzden yazdıklarınıza sonuna kadar katılıyorum
    Bakmaya niyeti olmayan bari iyileşmiş ,sokaktan kendini kurtarmışlara bulaşmasın yeter!
    sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tarçın patlaması yaşıyoruz:) Bol tarçınlı günler...
      Eve girince gerçekten sokaktakiler daha farklı oluyor. Bizimkiler sıcakta tok onlar aç diye insan onları da kurtarmak istiyor.Aileni taktir ettim..

      Sil
  7. Kimse beni yanlış anlamasın ama -çok azı istisna olmak kaydıyla- Kürt'e tırnağımı bile vermem. Bozulan bozulsun. Bu adamlar 8 tane çocuk yapıp adlarını bilmiyor, sokakta kadın bıçaklıyor. Kadına değer vermeyen, insana insan olduğu için değer vermeyen adamlardan bir şeyim olmaz!

    O alanların hepsinin resmini buraya koy ki ben instagram ve twitter'da paylaşacağım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnsan olsun, çamurdan olsun.. Vicdanı olsun yeter ki. :(

      Sil
  8. Bu arada grili minnak olanı alan yukarıdaki karı koca mı o kısmı anlayamadım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Karı koca yan yana olan Bambi'nin kardeşi Fırfırı aldılar. Haber yok Fırfırdan. En son, hasta ruhlu, kedim nezle demişti, bende ufaklığa da bulaşır hemen antibiyotik ismi vermiştim. Aldı mı verdi mi, ona da bulaştı öldümü belli değil. Kuzenime verdim diyor ama.. Fotoğraf yok...

      Sil
  9. Sahiplendirme sözleşmesi yapacaksın, o kedinin düzenli olarak her ay resmini ya da videosunu göndermezse suç duyurusunda bulunacaksın. Saldıracağım böylelerine, ağız burun dalarım yemin ediyorum, hiç insan kılığında kalamam yani

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kendim özel bir sözleşme hazırlayacağım. Ama yaptırımı yok işte. Sadece adreslerini teyit ederim belki.:( Ama kapısına mı dayanacağım. Bugün gittim, o çocuğun verdiği Çantacı adamdaki kediyi gördüm. Neyse ki içim rahatladı. Ama kömür sokaklarda, yakalayamamış, haber bekliyorum..

      Sil
  10. ah işte ben o veremeyenlerdenim maalesef, evde 7 kedi oldu:(

    YanıtlaSil
  11. gercekten cok sorumsuz, vicdansiz insanlar var!! hic mi acimiyorlarlar su sogukta karda kista sokaklara salmaya..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :( Var hem de neleri var. Bende yavaş yavaş öğreniyorum.. Acı tecrübe..

      Sil
  12. Vicdan denen şeyin zerresi kalmamış bunlarda ( insanlarda yazacaktım ama bunu yapanlar insan olamaz) Bir fotoğra yollamak, kedimiz iyi diye 1 satır yazmak bu kadar mı zor. Aldın madem haber ver, yada haber verme ama dışarıda bırakma minnacık hayvanları. Git parkta bahçeye yalandan sev evine git. Niye sıcacık yuvadan alıp 2 gün sevip sonra sokağa atarlar ki? Dışarının sıcaklığı soğukluğu önemli değil. Önemli olan yapılan terbiyesizlik. Siteminizi öfkenizi ne kadar terbiyeli seviyeli yazmışsınız. Ben olsam hayatta böyle olgun cümleler kurup kızamam. Bildiğin küfrederim.
    Siz çok iyi niyetli, merhametlisiniz. Umarım bundan sonra sizden kedi sahiplenecek olanlarda sizin merhametinizin yarısı kadar merhamet olur...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İşte, bu kadar zor ki ben bunları yazdım:( Tek korkum sokağa atmaları zaten. Aslında çok terbiyeli yazmadım. Hele beddua okumak hiç tarzım değil ama zorla yazdırdılar:( Bunlar uzun zamandır içimde birikenler:(

      Sil
  13. Beni en çok delirten şey, kedi/köpek sahiplenmenin bu insanlar için bu kadar kolay olması. Oyuncak ya bu hayvanlar ya da bir iki kafa okşayıp atılacak objeler ya, don alır atlet alır gibi al, iki sev, sonra hooop sokağa, barınağa! Çıldırıyorum. Deli gibi hayvan sevmeme rağmen, kendi evime çıktıktan sonra 4 yıl beklemiştim köpek sahiplenmek için. Arkadaşlarım şaşırıyordu, senin nasıl olur da evinde köpeğin olmaz diyorlardı. Stabil bir durumda değildim, hazır değildim, bir hastalansa ve tedavi ettiremesem kahrolurum diye düşünüyordum... Evlat çünkü. İki saatte almaya karar verilip, sonra bıkınca gayet rahat bir şekilde, hiiiiç vicdan azabı çekmeden atılacak bir "şey" değil!! Kusura bakmayın çok uzun yazdım. Blogunuzu yeni keşfettim, ilk yorumumda böyle veryansın etmek istemezdim ama yazınızı okuyunca onlara(!) olan nefretim kabardı yine.
    Almasın onlar kedi, köpek... Uzak dursunlar mümkünse.
    Umarım bebişlerinizden haber alır ve bir nebze rahatlarsınız... Sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eğer bir hayvan bakmaya başlanacaksa 40 kez oturulup düşünülmeli, 40 da yetmez ama , iyi düşünüp , eksisi artısı anlaşılmalı. Tatile gidicekseniz, onu bırakacak insanın kim olduğuna daha almadan karar verilmeli. Alınanın bir canlı olduğunun bilincinde olunmalı.Aşağıda Panpa ne güzel demiş, bu hayvan sıçar, işer ve hastalanır. Ve sizinle en az 15 sene yaşayacak.
      Kesinlikle siz o bilinçli ve oturup düşünene kişilerden olmanız harika. Ben uzun yıllar sadece köpek besledim. Onuda ailem baktığı için rahattım. Çünkü benimde yerleşik bir hayatım yoktu. Ama evlenince ilk önüme gelen sokak kedisini sahiplendim. Neden çünkü biliyorum, sorumluluğunun ne büyüklüğünü..
      Israrla mesaj çekip arıyorum, haber almak için. İnsan olan belki anlar diye bekliyorum:(

      Sil
  14. Hayvanlara bakmak sevmeyen insanlara zor gelir. Hatta bazen sevenlere bile zor gelir. O yüzden bence alacak kişilerin çok iyi düşünmesi lazım. "Ayyy bu zıçıyorrr" diyip kapı önüne koyacaksan alma zaten, sendeki popo onda da var" :) Yada kedi alırken "Ayyy koltuklarımı tırtıklıyacak" dersen yine alma, çünkü hayvan oyun oynar gibi yapar ara ara öyle. Kısacası malın çok değerli ise ve ota b-ka gelemiyosan hayvan alma arkadaş =) Bu kadar basit. İnsanlar bazen bir anlık hevesle gidip alıyolar hiç bakabilir miyim demeden.

    Mesela en basiti biliyosun bende de akvaryum var. Görünce heves edip alan çok oluyo, 1 hafta bilemedin 1 ay sonra tüm canlılar pert oluyo. Suyunu değişicen, filtresini temizliycen, yemini vericen, su değerlerine dikkat edicen, nitrat ve azot dengesini kurucan birsürü ıvır zıvır. Fakat sanıyolarki akvaryuma balığı "löp" diye atınca o orada yaşayacak :D

    Kedide böyle işte, insanlar bi anlık hevesle "ayyy çok tatlı alıyım evde dursun" diyolar, sonra uğraşmaya üşendikleri için sokağa salıyolar... Yanlış anlaşılmasın ama benim gördüğüm kadarıyla özellikle genç kızlar kedileri resmen oyuncak ediyolar, sırf 1-2 resim çekip twitterda paylaşırım hevesiyle kedi alan panpişler bile var :)

    Bu arada abla bana destek olmak için sağ köşeye bannerımı koymuşsun yeni gördüm, çok sağol :) Kedicikler seni korusun, rüyaların sarkozisiz olsun, görüşmek üzere =)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet evet öyle zor geliyor ki dötlerine:) Zaten böyle insanlara bakıyorum kendilerine bakmaktan acizler. He süslenip giyinmeyi biliyorlar canım:) O bakmaksa tabi. Ama iş bir canlıya gelince. Hop ay ben bakamam..Sen bunu yapamazsan hayata hiç bir halt yapamazsın diyorum içimden.. Ben artık biliyorum az çok mesela sülalemde diyorum ki. Bu bakar bu hayata bakamaz:)
      Herkes bana diyor ki nasıl uğraşıyorsun. Dediğin gibi, benim eşya umrumda değil. Kedilerim için ne perde mi yırtar diye düşünüyorum. Ne koltuğuma sıçar diye. Önlem almam gerekirse alıyorum. Örtüm koltuklarımı ne yapayım. Yırtırlırsa da onlar daha önemli.. Eşyayı mezara mı götüreceğim..
      Her türlü canlı özen , bakım ilgi ve sevgi ister. Balık deyip geçenlere de gülüyorum. At balığı seyret oldu:)
      Panpişler konusunda haklısın bana denk geliyorlar. Kıçımla gülüyorum onlara..
      Hayvan sever değiller, hayvanı severler ama o da sadece göstermelik. Bir kussun , sıçsın sen seyret suratlarının şeklini:)
      O banner bayadır var:) Seni herkes tanımalı..

      Sil
  15. Dilerim hepsi iyilerdir. Maalesef tatlılıklarına bakarak alınan canlıların bütün çoğunluğu benzeri akıbetlere uğruyor :( Çok kolay bir şey sanıp alıyorlar ama onlara gerektiğinde bir bebeğe gösterilenden daha çok ilgi göstermek gerekiyor. Mesela Heracık şu an yere yatmış, gözlerini bana dikmiş vaziyette. Şu laptop'ın başından kalksa da azıcık boğuşsak bakışları atıyor ;)
    Evlerine alıp, sevip okşayıp sonra da onları nasıl bakımsız bırakıyorlar aklım hayalim almıyor. Bizim sokaktaki kediler şükür ki tüm mahalleli tarafından koruma altında. Dışarı çıktığımızda hepsi mırıl mırıl ayaklarımıza dolanıyor. Hepsinin bir gün mutlu olduğunu görürüz dilerim...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tek teselim o Sinemciğim. İyi olduklarını düşünmek istiyorum.
      Benimkiler ben bilgisayarın başına oturunca, gelip klavyeye yatıyorlar:) Kadın hep onla ilgileniyorsun, mama yok mu mama , yaş olanından hani:) diyorlar..
      Sizin mahalle bizde olsa keşke:) Bizim kedicikler Gonca teyzeleri arkaya mama koymuşsa toklar, ve hala bana bile güvenip kendilerini sevdirmiyorlar.:(Bende uzaktan seviyorum onları, varsın uzak dursunlar. İnsanlar kötü, ve uzak durmalarında fayda var..

      Sil
  16. Artık öyle bir zamanda yaşıyoruz ki; kimin ne olduğunu anlamak mümkün değil maalesef. Yüzüne gülücükler saçar, sevgi pıtırcığı olurlar ama 2 gün sonra başlarlar dişlerini göstermeye. Hepsine lanet olsun !
    Ben de bu dertten muzdaribim biliyorsun. Ve sıraladığın şartları çok yerinde buluyorum.
    Bazıları yanlış anlayabiliyor fazlaca detay sorunca ama bunlara mecbur kalıyoruz. Elimizden geldiğince tanımaya, anlamaya çalışıyoruz ki hayvancıklara yazık olmasın. Sonuçta onların kaderini değiştiriyoruz. Ve bu kötü yönde olunca yaşanılan vicdan azabı anlatılamaz.
    Keşke bununla ilgili denetimler olsa, caydırıcı cezalar olsa. Ama neredeee...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yaşadığım zamana , insanlara , dünyaya küstüm.:/
      Bundan sonra kedi zor sahiplendirim bende, çok hemde çok zor..
      Keşke olsa, keşke birileri artık destek olsa, madur olanı kollasa, ama insana değer yok bu canlara nasıl olsun, umutsuzum şebnem.:/

      Sil
  17. Eskişehirdeki kedi olayından sonra, hepten yüreğim ağzımda. 3 gündür dünyam başıma yıkık bir vaziyette, ruhsuz bir şekilde geziyorum. Çalışmak, yemek, içmek, eve gitmek zorundayım ama aklımdan hiç çıkmıyor. En kötüsü de bunu yapanın ve bunun gibi ruh hastalarının hala sokaklarda olması, hayvanları koruyamamak, bu pislikleri cezalandıramamak. Hayatım boyunca hiç hümanist olmadım, suç işleyenin hakettiği şekilde cezalandırılması gerektiğine inananlardanım. Eğer bir canlıya zarar vermişse, o insanın idamını gözümü kırpmadan izler, hatta elimde olsa bizzat kendim yaparım. Ama işte hayat böyle değil ve bazı şeyler de benim elimde değil. Ne diyeyim bilemiyorum, Allahın adaleti büyük, o yapılanı görüyor ve mutlaka bu canilere şimdi olmasa da birgün cezasını ağır şekilde verecek. Hatta ekşi sözlükte okumuştum, zamanında bir kediyi balkondan atan bir adam, aynı şekilde balkondan düşerek ölmüş. İşte bu pislik de aynı şekilde ölsün inşallah.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sorma, kendimi tutuyorum yazmıyorum. Yazamıyorum. Öyle kitlendim dondum anlayacağın. İki gece sabaha kadar şerefsizin twitlerini okudum, kanım dondu..Ama yazacağım, doluyum yine.:( Bildiğim bütün bedduları, lanetleri aldı bu yaratıklar..

      Sil
    2. Ne twitlerini okuyorum, ne resmine bakıyorum. Bütün isteğim bunun içeri tıkılması ve orda birilerinin bunun layığını vermesi. Bu pislik hakettiğini bulmadan ben huzur bulamayacağım. Allahtan tek dileğim; nasıl yaşadıysa öyle ölsün!

      Sil